TD Menü
 Anasayfa
 Sohbet Videoları
 Sesli Sohbetler
 Sohbetler
 Sesli
 ilahiler
 Mektuplar
 Hatıralar
 Öz Geçmişler
 İletişim
Canlı Yayın
Canli Yayini izlemek için tiklayin

Canlı yayın tarihleri:
Cuma: Cuma namazı sonrası (İzmir'e göre)
Cumartesi: 20.00 - 22.00
İlahiler
·Lâ ilâhe illallah.
·Aşk ile Allah dedikçe.
·N’olur halim Cân Sultanım !
·Hak’tır bizim sevdiğimiz
·Bize lütf-i Hüdâ’dır bu!
·Hû derim Allah
·Aşkın bana ver Allah’ım,
·İlhâm ihsân et Allah’ım!
·Ya Rab! Sen bu zâtın hikmetin bildir
·Ma’nâya gel ma’nâya.
·Cânım kurban cânânıma.
·Her yüzden nazarım sen.
·Dikkat et dostum, şekle aldanma.
·Hamd ederim, Mevlâm sana.
·Uzak durma yakın gel
·Zâhir bâtın Hû’dur Allah.
·Gel gitme yavrum gafil yoluna.
·Hidâyet Allah’tan, gayrıdan bilme.
·Allah Allah diye diye.
·Dedim: Elhamdulillâh!
·Yokmu bana el tutan?
·Gündüz gece arıyorum.
·Dîvâne gönül aşka tutuldun!
·Cânda cânânını incitme sakın!
·Gönüllerde binlerce ah u feryat var.
·Yüzüne bakan sende hiç gayrullah görmesin.
·Hak rızası bundadır.
·Davet Hak’tan duysana.
·Zikrederiz Allah deriz.
·Zaferin mübarek olsun kardeşim!
·Hamd et haline mü’minsin cânım.
·Mevlâm düşürme gaflete.
·Sevgili Habîbinin hürmeti için et zuhûr!
·Sâdık olan cânlar gelsin.
·Cân u cânânım merhaba.
·Bâtıl bizim neremizde?
·Pîr Seyyid’dir rehberimiz!
·Sadâkatle gel, tevhide boyan.
·Gönüldedir zevk u sefâ.
·Allah sana emretti.
·Gönül bize yârdan haber versene.
·Hak dostuna gayriyet hiç yakışmaz.
·Kerîmsin Mevlâm, duamız kabul et!
·Güzel ahlâk açar gönül kapısın!
·Âşık olana, Mevlâ cemâlini gösterir.
·Uyandır kalbini, şükret.
·Vicdân ile düşünsene!
·Nazarımız Hak’tır bizim
·Haremine gir, dedik de suç mu ettik?
·Bu âleme niçin geldin, görevin ne senin?
·İnsan olan anlar bizi.
·Hak aşkınız daim olsun.
·Kuvvet, kudret Mevlâ’nındır
·Hidâyet olmazsa Hak’tan,
·Niçin feryat etmez bilmem !
·Lâyık kul olmayı nasîb et bize.
·Yakar aşkın ciğerimi!
·Mevlâm hidâyet eylesin!
·“Re’sul hikmete mehafetullah”dır.
·Hak’tır bizim şuhûdumuz.
·Tevbe et, pişman ol de Allah Allah!
·İmdâda yetişti Pîr Sultanımız.
·Deme sakın: Ben dervişim.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya!
·Sen vallahi cân u cânânımızsın!
·Essalât u vesselâm Muhammed Mustafa’sına...
·Sâdıklarla bile ol, gafillerle olma.
·Estağfirullah, tevbe Ya Rab! diyelim.
·Sevelim, sevilelim mü’min kardeşler.
·Îmânla ahlâkla varılır Sırr-ı Tevhid’e.
·Harfle savtle olmaz îfâ !
·Sabırla selâmet bulunur inan.
·Tevhidin özü budur.
·Þuhût, tefekkürle Allah diyelim Hû Allah.
·Allah sizden razı olsun!
·İlahi Mevlâm rızandan ayırma.
·Mevlâm yolun âsân etsin!
·Hak zikrini ihsân etsin.
·Sonsuz hamd ü senâlar Mevlâ’ya!
·Beni benden alan sensin.
·Lûtfet, kerem kıl cânânım benim!
·Sev mürşidi, gel sen bize.
·Emr-i Hak’tır ibadât u taat etmek,
·Kenz-i mahfinin sırrı onlarda.
·Þükrederim Rabbim sana.
·Gönlümüze giren bilir.
·Asker oğlum göreslendik.
·Çok şükür elhamdülillah!
·Paha olmaz asla size.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya.
·Allah diyen âşıklarda kalmaz gam keder.
·Her an diyem Allah Allah.
·Hak sevgisi var bizde
·Sohbetimiz dost iledir.
·Sonsuz rahmet ruhunuza.
·Haccımız mübarek olsun kardeşim.
·Mutlu olur sizi seven.
·Kâmil îmân ver Allahım.
·Birdir Allah yok şeriki!
·Sonsuz şükür Rabbimize!
·Himmetine her an muhtacız Efendim!
·Bahr-i Ummân derler sana.
·Hak orucun kabul etsin.
·Buldum cânda cânânımı.
·Cânım Muhammed Mustafa.
·Rabbim sevgisine mazhar kılsın!
·Nazar kıl sen bu aleme, gör neler var...
·Gerçek insan, gündüz gece Allah der.
·Tenezzül, tevâzuyla gerçek insan bunlar.
·Ârifiyet ver Allah’ım!
·Halk içinde mecnûn olan dîvâneye bak.
·İlâhî Rabbim, hikmetinden suâl olunmaz.
·Ezelden Hak sözü vermiştir bunlar!
·Âşıklıktır rehber bize.
·“Hesap, muhasebemde vekilim Allah’tır” de.
·Gayemizi dil ifade etmekten acizdir.
·Hû, lâ ilâhe illalah.
·Hamd ü senâ Rabbimize.
·Cân u cânânımsın benim !
·Þâhit Mevlâm kalbimize.
·Merhametin sonsuz senin!
·Mahrum olmaz Allah diyen.
·Sen kendini ne sanırsın?
·Hû Mevlâm Hû Mevlâm, aşkın bana ver Mevlâm.
·Yuvalarında huzûr sevgi ver Allah’ım!
·Hak mürşidden aldık ilham.
·Hak Lâ ilâhe illâllah...
·Kelâm anı anlatamaz.
·Hak hidâyet etmedikçe
·Telkînimiz rehber bize.
·Þâh-ı Merdân’ı önder bilelim.
·Hak zikrini verdin bize.
·Bize sâdık olan gelsin.
·Bir lâhza ayırma beni senden!
·Hak mürşitten olur ihsân.
·Himmet edin dostlar bize.
·İkrâm eyle, gül yüzüme.
·Ne güzeldir ne güzel!
·Ey Rabbim bizi mahrûm-i dîdar eyleme!
·Bizi sevgine lâyık kıl Ulu Mevlâm!
·Himmet olur inan, şüphen olmasın.
·Gerçek insan işte bunlar.
·Gel ey yolcu dinle sohbet.
·Hak Mürşidi bilmedikçe.
·Âsân olur yollar sana.
·Ne güzeldir, ne güzeldir!
·Rahmetinden mahrûm etme!
·Cân mürşitten olur ihsân.
·Sen öğrettin Cân Sultanım!
·Dosta vuslat etmek için.
·Allah Allah diye geldim!
·Beni ifna eden sensin,
·Gelin yavrularım tevhide gelin.
·Hak’tır bizim sevdiğimiz.
·Mürşidimin telkînidir.
·Emre mutî olur isen,
·Hak mürşitten olur ihsân!
·Bilmek için sâdık gerek!
·Mutlak îmân telkîniniz!
·Zikret Hakk’ı, gir meydana.
·Sonsuz hamd ü senâ Mevlâm!..
·Biz, Melâmi kurbanıyız.
·Tut elimiz ezel-ebed.
·Yol ver bize ulu dağlar, geçelim!
·Zikret Mevlâ’yı Mevlâ’yı!
·Boşa durma, hikmet ara.
·Cemrelerin var hikmeti
·Bize âşık, sâdık derler.
·Ne güzeldir insan olmak,
·Kâmil îmân kalbimizde.
·Nice yüz bin hamd ü senâ!
·Rabbim rızandan ayırma.
·Hak Erenler, aşka çare var mıdır?
·Sultanımız vardır bizim.
·Dikkat et kendine gel!
·Cân mürşidim cânım feda!
·Gelin Dostlar, aşk ile ALLAH diyelim!
·Kerîmsin, Rahimsin Ulu Mevlâm!
·Ya Rab, kul olabilmek için tut elimiz!
·Dikkat et, sakın taş atmayasın!
·Ulu Mevlâm, hikmetlerinden suâl olmaz!
·Hakk’ın zikriyle feth u bâb olur dostlar.
·Kur’an-ı Kerim’in ikiz kardeşidir.
·Bunlar, salât-ı daimün’dedirler.
·Allah şerrinden korusun!
·Derdimin dermânısın Efendim.
·Açar güller handân olur.
·“İhdinas sırate’l-müstakim”den gidenlerdir.
·Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
·Enfüste, âfâkta ne varsa Hakk’ındır.
·İhvânımız urûç, nüzûl etmenin sırrını bilirler.
·Hak’la bâtılı seçen îmânımız var!
·Hakiki insan, Hakk’ı, bâtılı fark edendir.
·Dinin ahkâmı Þeriat’tır.
·Kerim Allah, Rahim Allah!
·Vatandaki bayram başka!
·Allah Hak yolda bize anlayış versin.
·Bayrağımın sallandığı yerdir vatanım.
·Hak Resûl’e erem dersen.
·Mürşidimin nasîhatı.
·Nasip eyle Mevlâm bize!
·Allah gönlünüzün muradını versin.
·Lütfet, kerem kıl âciz kuluna!
·Allah deyin huzûr bulun!
·Allah Allah Kerim Allah!
·Sermayemiz sadâkattir,
·Ne güzeldir derviş olmak!
·Emre mutî olmak gerek.
·Þirk-i hafîden bizleri koru Mevlâm!
·Hakk’ın muhâtabı insan.
·Gül bizimdir, gül kokarız!
·Cânım kurban Mevlâm sana!
·Ruhundan ruh verdin bize.
·Dikkat eyle, sohbet dinle!
·Kullarının suçuna bakmazsın Mevlâm!
·Takdire razı olanlardan et bizi!
·Sadâkatın rehber senin.
·İmtihandır dikkat eyle!
·Huzûr ver Allah’ım ümmet-i Muhammed’e!
·“Vatan sevgisi îmândandır!” bunu bilelim.
·İslâm’ın dışında yol arayanlar.
·Dervişler güzel ahlâkla sevilirler.
·Yolunuz açık olsun!
·Fenafillâh vardır bizde.
·Tevbe, istiğfar var dillerinde.
·Bize hayat O’ndan gelir.
·Sana saygı şeref bize!
·Derviş olamaz derviş !
·Ben beni bilmenin hayrâniyem!
·Ben sanırdım zikrederim.
·Þayet dervişim dersen.
·Her gününüz bayram olsun !
·Gel, Melâmet sırrına gel...
·Ya Rab, bizi uzak eyleme Evlâd-ı Resûl’den!
·Sâdık kul ol, gel sen bize.
·Yürü yavrum, sen, Hak Resûl’ün izinden yürü !
·Bilen, bilinen birdir.
·Halde tevhid edelim.
·Þekilde kalma, gel ma’nâyı fehmet!
·Aşkta mihmânımdır benim.
·Hak yolunun sâdıkıyız.
·Melâmiler derler bize.
·Halk yüzünden Hakk’ı sevsin.
·Zikrederim Allah derim.
·Razı olur Rabbin senden.
·Râbıtamız Hak’tır bizim.
·Hak o zaman razı olur!
·Hakk’ın takdîrine razı olacaksın!
·Güzel ahlâk yolun açar.
·Hikmetler var dervişlikte
·Gelin dostlar muhabbete!
·Bağlantısı zikrullahtır.
·Güzel ahlâklarıyla sevilir bunlar!
·Perde hicap olmaz size.
·Kâmil îmân buna derler!
·Âşık, sâdık, ârif insan!
·Dostun haremine aşkla girenleriz!
·Dosta vuslet etmek için
·Ehl-i tevhit derler bize.
·Sevgilinin sohbetine gönül verenleriz!
·ALLAH diyen dil var bizde.
·Kur’an-ı Kerim’de hikmetler vardır.
·Mürşidin himmetiyle ilhâm olur Hak’tan bize!
·Keyfiyeti anlatamam!
·Telkînimiz mutlaktandır, renge şekle aldanmayız.
·Mürşidimin ikrâmıdır!
·Yüzünüze âlem hayran!
·İhsân eyle dervişlere!
·Nasip etti Mevlâm bize!
·Hak Resûl’ün vatanıdır.
·Lebbeyk Allahümme lebbeyk!
·Tefekkürle Allah deriz.
·Gel dervişim zikredelim.
·Gönül eri dervişlerdir.
·Lütf-i Hüda’dır,
·İstiyorum, ilâhiler yazayım,
·Anlatılmaz hâlimiz var!
·Cânım, ruhum mürşidimdir!
·Sâdık kuldan hacı olur.
·Haccen mebrûr inşaAllah!
·Gel dervişim bilişelim!
·Her hâliyle örnek insan!
·Aşkın bana hayat verir!
·Hak nûruyla çok güzelsin!
·Güzelliğin anlatılmaz!
·Ehl-i tevhit nâra yanmaz.
·Lütfeyle Mevlâm bize.
·Dervişlerin emelidir!
·Râbıtanda bulacaksın
·Hak erenler safındadır.
·Melâmileriz!
·Melâmiyiz, zikrederiz.
·Þifa olan telkîn bizde!
·Emre sâdık olmak gerek!
·İlhâm olur Mevlâmızdan!
·Haşret Mevlâm ihvânımız!
·Kar kapadı yolumuzu.
·Ulu Mevlâm bizi mahrum eyleme!
·Sonra pişmanlık fayda vermez...
· Emre sâdık dervişleriz
·Dosta vuslat etmek için
·Hak erenler bu yoldadır
·Hak mürşidin telkîniyle
·Hû desin Mevlâm
·Nasip eyle Mevlâ cümle ihvana
· Allah diyelim Allah
·Hak yoldadır can dervişler

Toplam 307 lahi kaytl
Mart 30, 2005 08:02 S CST

Güzel Ahlak

12061 Okunma
  Bu Sayfay Yazdr   PDF Dosyas Olutur   Bir Arkadana Gnder


15. 7. 1986

(Esselâmüaleyküm)   

Muhterem   Kardeşler!

Dini ve peygamberliği tamamlayan Allah’ın Resûlü Hz. Muhammed Mustafa Efendimiz (asv): “Ben güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim.”

“Emâneti ehline veriniz.”[1]  âyet-i kerimesinin anlamı içerisinde güzel ahlâkla, ilm-i ledünle Peygamberimizden bugüne kadar dilden dile, gönülden gönüle yedullah sırrı çok şükür gelmiş ve devam etmektedir.

İnsanlar daha çok maddeye, sûret ve şekle kıymet verdiği için Allah’ı bilmek için Arapça’ya daha çok önem verdiler. Arapça’nın içerisinde Allahça’nın gizli olduğunu anlayamadılar, mânâya geçemediler.

“Sûret ve şekilde kalanlar bulmadı Fehmi, reşat”

Allahça lisân, fena-yı tamda tecellî eder. Buna erebilmek için de himmet isteyen Hak yolcusuna mürşitlerimiz: “Hizmet, hizmet evlât, hizmet!”demişler. Tenezzül ve tevazu gösterenler çok az olmuş. Onlardan da bazıları samimiyetlerinin ifadesi, iyi niyetleriyle bir şeyler anlatmaya kalkmışlar ve başlarını verenler olmuş Allah için.

“Neylesin gafil olamaz teslim

Ya nice bulsun ol kemâlatı!”

Maddeci ve materyalist dünyâmızda mânâ cephesine geçebilen, maddenin cazip çekiciliğinden kurtulabilen, çok az olmuştur. Tevhîdin mânâ cephesi hep gizli kalmış, zahirî yöne hep gitmişlerdir. Bâtınî cephede olanlar -onlar- gizlenmişlerdir, sırlarını muhafaza etmişlerdir. Çünkü çok yan etkilerle karşılaşmışlar.

Eğer mânâdan hissedar olup nasibini alsalar, bunun zevkine doyum olmaz. İslâm’ı bilen değil, günlük hayatına uygulayan, yaşayan, zevk eden... Aralarındaki farkı dil tariften aciz!

İslâmın zahirîyle amel eden, bir gün Allah’ın huzuruna çıkacak. Bir gün... Gelecekte... İslâmın zahirî  yönünde kalan; sûret, şekil, madde üzerinde durur.

Ama O’nun hikmet cephesine geçen hâl ehli, mânâ ehlidir ki, her an huzurda olduğunu zevk eder, tevhîdin yaşantısına girer. Zâhiri halk ile olsa da bâtını Hak’tır. Onlar için gayrullah yoktur. Enfüs âfâk her zerreden Hakk’ı müşahade ederler. Bu sırlarını edeben, ahkâmen korumaları şart. Sadâkat ve samimiyetleri nispetince sır ve hikmetlere mazhar düşen ihvânımız, sırrı ifşâ ederseler hem zevkleri kaçar, hem de düzen bozulur.

Ârifiyet, halkı olduğu gibi idare etmek, kişinin istidat ve kabiliyetine göre ona bir şeyler vermek, ölçüyü hiç bir zaman aşmamak... Size basit ve kolay gelen sohbetler avamı imhâ eder, isyan ettirir. Gayemiz imha değil ihyâ etmek!

Tevhîtte ahlâk sahibi insanlar tercih edilmeli. Ahkâm-ı şer'iyenin yanında ahlâk-ı Muhammedî şart. Birine Hakikat-ı Muhammediye, birine de Tafsilât-ı Muhammediye denir. Hakikat-ı Muhammediye’de güzel ahlâk ile giyinmeyenler Tafsilat-ı Muhammediye’de âdil hareket etmesi mümkün değil.

İhvânımız güzel ahlâkı, fenâfillâhta mürşidin telkîn ve tarifiyle alacak. Nispet ef'âl, nispet sıfat, nispet vücut, ahlâka mânidir. Kasıtsız ve garazsız telkîne riayetle tecellî-yi ef'âl-i İlâhîye, tecellî-yi sıfat-i İlâhîye, tecellî-yi zat-i İlâhîyeye mazhar düşen kardeşlerimiz, Hakikat-ı Muhammediye ile giyinmiş olurlar.

Hadîs-i Þerif’te: “Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanın!” Allah’ın ahlakıyla ahlâklanmak, nispetsiz fenâfillâh olup tecellîye mazhar düşmektir. Buna, Hakikat-ı Muhammediye denir. Hakikat-ı Muhammediye’nin sırrına erebilmek için teslimiyet, sadâkat, emre itaat şarttır.

Bu ilâhî sırra erenlerin hakkıdır, Tafsilat-ı Muhammediye’de gerçek kul olmak, ümmet olmak. Garazsız, maksatsız, fîsebîlillâh bunlar ibadet edebilir. Zâhiri halk ile bâtını Hak şuhûdu ve anlamı içerisinde ehl-i zevk, ehl-i mânâ olurlar.

Bunlar için hadîs-i kutsîde Cenâb-ı Hak: “Ben o kulun gören gözü, duyan kulağı, söyleyen dili, tutan eli olurum. Kulum benimle görür, benimle duyar, benimle söyleşir. Ben kulumun sırrıyım, kulum da benim sırımdır.”

Elbette bu İlâhî sır korunacak, muhafaza edilecektir.

“Nâ ehle sakın sırrını açma

Pes şişe-yi esrarı kendi elinle kırarsın yahu!”

Sadâkat ve samimiyetimizle iyi niyetimizin ifadesi olarak yaptığımız sohbetleri Allah muhafaza etsin, eksikliklerimizi telâfi ederek kusurlarımızı affetsin. Daima iyi niyetin olması şarttır. Allah kulunun kalbine şâhittir.

Ârif insan, kendisini murakabe ve kontrol altına alan insandır. İşte bunların elinden, dilinden, aza-yı cevârihinden kimseye zarar gelmez. İnsanların hayırlısı, etrafına, aile birliğine, akraba ve komşularına iyiliği dokunanlardır.

Bunlar tevhidin terbiyesiyle terbiyelenmiştir. Halkı sevmek, halka hizmet etmek râbıta ve tefekkürle olmalıdır. Bilerek olursa, halka hizmet, halka sevgi ve muhabbet, o zaman zevkle olur. Efendimiz Hz.’lerinin buyurduğu gibi:

“Halka başka elbise

Giydirip düşme ye’se

Halkı Hak’tan ayırma.”  

Muhterem   Dostlar!

Tevhît; evhâmı, hayâli, acabayı, şek ve şüpheyi kaldırır, kişiyi hâl ehli eder. Hâl ehli olan cân dostlar, sırra mazhar düşerler. Onlar için hakikat sırları açılır. Kesafetten letafete geçerler. Güzel ahlâkın sayesinde telkîne riayet, emre itaatla naz ve niyazın fahri üyesi olurlar.

“Biz kelâmı Hak’tan aldık, ruh-u has etti bizi.”diye buyuran üstatlar, mutlaktan telkîni aldılar. Þeriat-ı Muhammediye’nin hükümleri içerisinde zahirî halk ile oldular da o âlemden, o mânâdan, o zevk u sefadan bizlere tattırmaya çalıştılar. Zikr-i daimi verdiler. Nispet ef'âl, nispet sıfat, nispet vücudu kaldırarak tecellîye mazhar kılmaya çalıştılar.

Beş vakit namazı, İslâm’ın beş şartını yerine getirmeyi emrederlerken, daimi namaza girmenin, huzurda olmanın, miraç olan namazın hakikatını, yaşantısını, harem-i ismetini anlat maya çalıştılar. Bu ilâhî ummandan, bu sonsuz tevhît  deryasından herkes sadâkat ve samimiyeti nisbetince faydalandı.

Tenezzül ve tevazu göster, sadâkat ve samimiyetle emre itaat, telkîne sarıl ki, Hak Tealâ başlar üzre âsuman etsin seni.

Merâtip ve makâmâtın dışında bir şey arayanlar bulamadılar. Melâmette urûç ve nüzûl vardır. Urûç ve nüzûlün zevki ve anlayışı içerisinde olan ihvânımız, ârif insan olmalıdır.

Bunlar kelâm-ı Hak’la sohbet ederler. Halka anlayacağı şekilde konuşurlar. İstidat ve kabiliyetlerine göre onlarla sohbet ederler.

Allah’ın lütuf ve keremiyle inşaAllah hepimize, cân dostlara Ulu Mevlâm lütfetsin, kerem kılsın, zikriyle aşk ve muhabbetiyle bizleri dünyâ ve ukbâ, ulâ ve uhrâ ... bütün varlıkların çekiciliğinden kurtarsın, korusun. Zât-ı Ulûhiyetinde sırra mazhar düşen, ilâhî cezbeden hissedar olan zümre-yi sâlihine cümlemizi ilhâk eylesin.

Ne mutlu Hak’ta yok olanlara, ruhundan ruh alıp, dirilip halkla bir olanlara. Muhammediyetin ölçüsü ve anlayışı içerisinde halka hizmet  verenlere! Ne mutlu dostlar, Allah, illallah diyenlere!

Bütün ihvânımızı sevgiyle selâmlar, Allah'a emânet ederiz.                                       

Hüseyin Sabri Soyyiğit

Sohbetimiz cândan duyan,

Sadâkatle kabul eden,

Sırat-ı müstakîmden giden,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

Tefekkürle zikreyleyen,

Güzel ahlâkla sevilen,

Hakk’ı bâtılı fark eden,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

İtikâdı sağlam olan,

Kur’an ile amel eden,

Doğru yolda Hak’la giden,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

Þahâdetin sırrın bilen,

Sözü hikmetle söyleyen,

Sohbeti Hak’tan dinleyen,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

Nasîhata kulak veren,

Mânâsını fehmeyleyen,

Gündüz gece Allah diyen,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

Hak Mürşitten telkîn alan,

İhlâs ile kemâl bulan,

Þuhût üzre daim olan,

Âşık, sâdık, ârif insan!

 

Hak dostunun sırrın bilen,

Ol dost ile hemdem olan,

SABRİ şuhûtta bulunan,

Âşık, sâdık, ârif insan!

                             9. 6. 1994


 


[1] Nisâ, 4/58



Telif Hakk © Tasavvuf Derneği
Tm Haklar Sakldr.


Kategori: Mektuplar
Anahtar Kelimeler: Yok
aretle: Share/Save/Bookmark

[ Geri Dn ]
E-Kitaplar
Bir Ayet

41.34. Ýyilikle kötülük bir olmaz, Sen (kötülüðü) en güzel bir þekilde önle. O zaman seninle arasýnda düþmanlýk bulunan kimse, sanki candan bir dost olur.

[ Fussilet Sûresi:34]
Kimler Bağlı
Ho geldin, Misafir
Üye adı
ifre
 

Kayt Ol
ifremi Unuttum
Sitemizde uan:
27 Ziyareti, 0 ye
Toplam 27 kişi var.
Arşiv
· Efendiyle Hemdem Olma
· Küçükköylü Ahmet Efendi'yle İlgili Hatıra
· Hacı Dursun Efendi'yle İlgili Hatıra
· Benim Yıkadığım Cennete Gider
· Gençlerden Beklenenler
· Akıldır kişiyi mesul eden
· Ey Allah İçin Yaratılan İnsan!
· Nedir Þeriat?
· Bu Halimizle mi?!.
· Demek hayrihi ve hayrihi ha!..
· Ehli Tevhidin görevi
· Zikrin önemi
· Yürü yavrum Hak Rasulün izinden yürü
· Hayatta En Güzel Þey: Huzur!..
· Hak Mürşidim Yol Gösterdi
· Sevgili Gençler
· Kadere rıza
· Mezarlığın Ötesinde mi?!.
· Kadere Rıza!
· Yolculuk! Yolcular!..
· Tarikatların Dejenere Oluşu!
· Vatan Sevgisinde Bir Vücut Olmak!
· Vücuda Hürriyetin Gelişi!..
· İki Zıt Bir Yerde Bulunmaz!..
· Yabanda Gezenlerden Olma!..
· Seni Sana Anlatmak!..
· Allah'ın Hikmet Hazinesi: İnsan!
· Niçin Seviyorum?..
· Muhterem Kimdir?
· Hak'tan Gayrı Değiliz!..
· Oğuz ve Sevda evladıma
· Sevgili Kızım
· Kader kaleminin bana yazdığı...
· Dilin Dikeni Kırılacak
· İyilik
· Rahmetin Yağışı
· Mürşidi Kamil
· Güzel Ahlak
· Hak Yolun Yolcuları
· Hakka Giden Hak Yolcuları
· Sevgili Dostlarım!
· Muhterem Dostlar!
· Hanım Kardeşler!
· Huzur, îmân-ı kâmilde
· Kardeşime ve Oğluma
· Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!
· Ezelden ebede koşturan yolcu!
· Hayırlı Bayramlar
· Hüseyin Sabri Soyyiğit Efendi'nin Özgeçmişi
· Ana Temel İhmâle Gelmez
· Gayrullaha Düşürmesin
· Râbıtamız Hakk’adır.
· Fetih İki Kısımdır
· Kadere rıza ancak iman-ı kâmille…
· Gerçek iyilik!
· Hedefimize Ulaşabilmek İçin!
· İslâm’ın ana kaidesi
· EFENDİLERE HİTAP
· Kendine dönebilse...
· Bugünün yarını yok!
· Hacı Baba, neler yaptınız?
· İlk Emir: Oku!
· Selâm
· NE İSTİYORSUN!..
· KİÞİYİ HUZURA ÇIKARTAN ABDEST
· Melâmeti günlük hayata uygulamak
· Sadâkat sadâkat sadâkat!..
· Ne kadar sadâkat o kadar huzur
· Birbirinden Ayrılmaz
· BABALAR DİKKAT!
· ANALARIN AYAÐI ALTINDA
· Âfakî ve Enfüsî Mücadele / 31. 01. 2004
· BAYRAM VE HUZUR
· İnsanı vuslata getiren nedir?
· Allah'ın zikri yeter
· Akıl erdiremiyorum
· Urucun nüzûlün yolu
· Þiarımız, Ceza Değil; Aftır!
· Hakikatin elbisesi
· Hz. Muhammed (s.a.) Neyi Getirdiyse…
· Namaz Kılmak
· Oruç tutmak
· Hacca Gitmek
· Zekât Vermek
· HADDİNİ BİLMEK
· Birbirinden ayrılır mı!
· TAKLİTTEN TAHKİKA
· Müminler kardeştirler
· İslâm’da, imanda kardeşlik
· KUTLU DOÐUM
· Kalplerin huzura kavuşması
· İman ve amel-i Salih
· sevginin hâkim olması
· Zorlukları hâlleden ne?
· VAR ONLARLA KAL
· Nâr Nura Döndü mü?
· Engelleri kaldırmak
· Temizlik imandandır
· Tek düşüncemiz…
· Allah'ın zikri yeter
· Melâmeti anlatmak
· BİR MELÂMİ NASIL OLMALIDIR!
· Melâmet bir meşreptir
· Melâmet anlayışımız
· Melâmet’in özünü Muhafaza
· İlâhî aşk
· Seyyid M.Nurül Arabi Efendi Hazretleri
· Niyazi-i Mısri Efendi Hazretleri
· Pirizrenli H. Ömer Lütfi Efendi Hazretleri
· Hasan Fehmi Tezdoğan Efendi Hazretleri
· Ahmet Kumanlıoğlu Efendi Hazretleri
· Kurban Bayrami Mesaji 10.01.2006
· Muhterem İmam Efendiler ve Sevgili İhvanlarım
· 05.10.2006 Bayram Mektubu
· 12.10.2006 Ramazan sonrası uyarı mektubu
· Melametin Tanimi
· Ey Allah için yaratılan Hz. İnsan!
· Yürü Yavrum, Sen, Hak Resulün İzinden Yürü!..
· Dostlarıma
· İzmir, 28. 12. 2006
· İzmir, 04. 01. 2007
· Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmak!..
· Mânevî Mes’uliyetin Ağırlığı!..
· ZİKİRSİZ OLMAZ!
· Zikir ne yapar?
· Ana temel ihmâle gelmez
· Gizli Þirkten Kurtulmak / İzmir, 07. 02. 2007
· Yare Vuslat Ettiren Telkin / İzmir, 18. 02. 2007
· Hakikat İlmi, Mensuplarına Verilmeli! / 22. 02. 2007
· NİÇİN "MUHAMMEDİ MELAMİYİZ" DİYORUZ! / 08. 03. 2007
· Yokluğu Sermaye Etmek! / 22. 03. 2007
· HAK DOSTLARININ KÖKÜ KESİLDİ Mİ? / 25. 03. 2007
·  CANIM ANACIÐIM! / 26. 03. 2007
· HAYAT NEHRİNDEKİ HALİMİZ!.. 05. 06. 2007
· Þeriatla Hakikat: Beden ile Ruh! / 06. 06. 2007
· MEYVELİ AÐAÇLAR: İLİM SAHİPLERİ!.. 12. 06. 2007
· AMAN DOSTLAR, DİKKAT!.. 20. 06. 2007
· İYİ İNSAN OLMAK... / 22. 06. 2007
· HAKİKAT KAPISINI ARALAMAK... / 25. 06. 2007
· ALLAH'A MUHATAP: İNSAN! / 28. 06. 2007
· GÖNÜL KALESİNE TEVHİT BAYRAÐINI ÇEKMEK / 12. 07. 2007
· GÖZÜMÜZE HİÇBİR ÞEY PERDE OLMASIN! / 29. 11. 2007
· KOMÞU KARDEÞTİR, AYRICA DA MÜ'MİN KARDEÞTİR! /10. 12. 2007
· KURBAN BAYRAMINIZI TEBRİK EDERİM! / 19. 12. 2007
· Akl-ı Selim / 14. 01. 2008
· HEM ALLAH'A HEM DE HZ. MUHAMMED (A.S)'A TABİ OLALIM 15. 01. 2008
· SOHBETLERİ ANLAYABİLMEK!..
· GÜZEL AHLAK / 27. 02. 2008
· DÜNYA-UKBA PAZARINDAN GEÇMEK! / 27. 02. 2008
· KENDİNİ BİLMEK / 06. 03. 2008
· HAK MÜRÞİDİN KIYMETİNİ BİLMEK! / 12. 03. 2008
· İLAHİ DÜZENE HİZMETTE KATKIMIZ OLMALI! /10. 07. 2008
· EN BÜYÜK DÜÞMAN! / 20. 07. 2008
· SEVGİLİ DOSTUM HACI ALİ EFENDİ / 21. 07. 2008
· ÞERİATIN İÇİNDE HAKİKAT MEVCUTTUR
· SEVGİLİ DOSTLAR
· 17. 11. 2009 tarihli mektup
· HAYIRLI BAYRAMLAR...
· 
· YA RAB, BİZİ UZAK EYLEME EVLAD-I RESULDEN
· SIR VE HİKMET HAZİNESİ İNSAN
· İYİLİKLERİN İNSANI OLALIM
· DERVİÞ KİMDİR?
· GÖNÜL YIKMAYALIM!
· TEVHİDE HİZMET
· ALLAHIN RAHMETİNE, MERHAMETİNE, MAÐFİRETİNE ÇOK MUHTACIZ!
· DERVİÞ OLAYIM DER İSEN / CAN MÜRÞİDİN TELKİNİYLE
· KENDİMİZİN GÜVENİNİ KAZANMAK
· ALLAH MUHABBETİ
· ZİKRULLAH
· YÜRÜ YAVRUM, HAK RASUL'ÜN İZİNDEN YÜRÜ!
· KUTLU DOÐUM
· MEVLA GÖRELİM NEYLER...
· NEBİLER SERVERİ AHMED GELİYOR
· CANLI ÖRNEK OLABİLMEK
· İNCİTME SAKIN
· DERVİÞLİK!...
· HİSSEDEBİLMEK...
· Ruhtan Ruh Alan Bizler
· SAFA GELDİN YA RAMAZAN
· BAYRAM MEKTUBU
· KURBAN BAYRAMI VESİLESİYLE...
· HALDE TEVHİD EDENLER!
· GÖNLÜMÜZDE DOÐSUN HER AN!
· iNSAN: GÜZEL VARLIK!
· HUZURDA OLDUÐUMUZU İDRAK EDELİM!
· HAYIRLI RAMAZANLAR OLSUN!
· NEDİR EN ZOR ÞEY?
· DALGAYI DENİZİN, DENİZİ DE DALGANIN DIÞINDA GÖRME!
· O SENDE İKEN, SEN O'NU GAYRIDA ARAMA!
· ALLAH'IN YAKINLIÐINI YAÞAMAK!
· VARIRSIN VAHDET İLİNE
· KUTLU DOÐUM
· Dostlarımızı Ziyaret!
· Bereketli Ziyaret!
· DOSTLARIMIZI ZİYARET!
· DOSTLARIMA

Toplam 197 kayıt var

Anasayfa | Kur'an-ı Kerim | Videolar | İlahiler (mp3) | İlahiler | Hatıralar | Mektuplar | Sohbetler | Öz Geçmişler | Kullanım şartları

©2002 Tasavvuf Derneği Tüm hakları saklıdır.