TD Menü
 Anasayfa
 Sohbet Videoları
 Sesli Sohbetler
 Sohbetler
 Sesli
 ilahiler
 Mektuplar
 Hatıralar
 Öz Geçmişler
 İletişim
Canlı Yayın
Canli Yayini izlemek için tiklayin

Canlı yayın tarihleri:
Cuma: Cuma namazı sonrası (İzmir'e göre)
Cumartesi: 20.00 - 22.00
İlahiler
·Lâ ilâhe illallah.
·Aşk ile Allah dedikçe.
·N’olur halim Cân Sultanım !
·Hak’tır bizim sevdiğimiz
·Bize lütf-i Hüdâ’dır bu!
·Hû derim Allah
·Aşkın bana ver Allah’ım,
·İlhâm ihsân et Allah’ım!
·Ya Rab! Sen bu zâtın hikmetin bildir
·Ma’nâya gel ma’nâya.
·Cânım kurban cânânıma.
·Her yüzden nazarım sen.
·Dikkat et dostum, şekle aldanma.
·Hamd ederim, Mevlâm sana.
·Uzak durma yakın gel
·Zâhir bâtın Hû’dur Allah.
·Gel gitme yavrum gafil yoluna.
·Hidâyet Allah’tan, gayrıdan bilme.
·Allah Allah diye diye.
·Dedim: Elhamdulillâh!
·Yokmu bana el tutan?
·Gündüz gece arıyorum.
·Dîvâne gönül aşka tutuldun!
·Cânda cânânını incitme sakın!
·Gönüllerde binlerce ah u feryat var.
·Yüzüne bakan sende hiç gayrullah görmesin.
·Hak rızası bundadır.
·Davet Hak’tan duysana.
·Zikrederiz Allah deriz.
·Zaferin mübarek olsun kardeşim!
·Hamd et haline mü’minsin cânım.
·Mevlâm düşürme gaflete.
·Sevgili Habîbinin hürmeti için et zuhûr!
·Sâdık olan cânlar gelsin.
·Cân u cânânım merhaba.
·Bâtıl bizim neremizde?
·Pîr Seyyid’dir rehberimiz!
·Sadâkatle gel, tevhide boyan.
·Gönüldedir zevk u sefâ.
·Allah sana emretti.
·Gönül bize yârdan haber versene.
·Hak dostuna gayriyet hiç yakışmaz.
·Kerîmsin Mevlâm, duamız kabul et!
·Güzel ahlâk açar gönül kapısın!
·Âşık olana, Mevlâ cemâlini gösterir.
·Uyandır kalbini, şükret.
·Vicdân ile düşünsene!
·Nazarımız Hak’tır bizim
·Haremine gir, dedik de suç mu ettik?
·Bu âleme niçin geldin, görevin ne senin?
·İnsan olan anlar bizi.
·Hak aşkınız daim olsun.
·Kuvvet, kudret Mevlâ’nındır
·Hidâyet olmazsa Hak’tan,
·Niçin feryat etmez bilmem !
·Lâyık kul olmayı nasîb et bize.
·Yakar aşkın ciğerimi!
·Mevlâm hidâyet eylesin!
·“Re’sul hikmete mehafetullah”dır.
·Hak’tır bizim şuhûdumuz.
·Tevbe et, pişman ol de Allah Allah!
·İmdâda yetişti Pîr Sultanımız.
·Deme sakın: Ben dervişim.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya!
·Sen vallahi cân u cânânımızsın!
·Essalât u vesselâm Muhammed Mustafa’sına...
·Sâdıklarla bile ol, gafillerle olma.
·Estağfirullah, tevbe Ya Rab! diyelim.
·Sevelim, sevilelim mü’min kardeşler.
·Îmânla ahlâkla varılır Sırr-ı Tevhid’e.
·Harfle savtle olmaz îfâ !
·Sabırla selâmet bulunur inan.
·Tevhidin özü budur.
·Þuhût, tefekkürle Allah diyelim Hû Allah.
·Allah sizden razı olsun!
·İlahi Mevlâm rızandan ayırma.
·Mevlâm yolun âsân etsin!
·Hak zikrini ihsân etsin.
·Sonsuz hamd ü senâlar Mevlâ’ya!
·Beni benden alan sensin.
·Lûtfet, kerem kıl cânânım benim!
·Sev mürşidi, gel sen bize.
·Emr-i Hak’tır ibadât u taat etmek,
·Kenz-i mahfinin sırrı onlarda.
·Þükrederim Rabbim sana.
·Gönlümüze giren bilir.
·Asker oğlum göreslendik.
·Çok şükür elhamdülillah!
·Paha olmaz asla size.
·Þükürler olsun Mevlâ’ya.
·Allah diyen âşıklarda kalmaz gam keder.
·Her an diyem Allah Allah.
·Hak sevgisi var bizde
·Sohbetimiz dost iledir.
·Sonsuz rahmet ruhunuza.
·Haccımız mübarek olsun kardeşim.
·Mutlu olur sizi seven.
·Kâmil îmân ver Allahım.
·Birdir Allah yok şeriki!
·Sonsuz şükür Rabbimize!
·Himmetine her an muhtacız Efendim!
·Bahr-i Ummân derler sana.
·Hak orucun kabul etsin.
·Buldum cânda cânânımı.
·Cânım Muhammed Mustafa.
·Rabbim sevgisine mazhar kılsın!
·Nazar kıl sen bu aleme, gör neler var...
·Gerçek insan, gündüz gece Allah der.
·Tenezzül, tevâzuyla gerçek insan bunlar.
·Ârifiyet ver Allah’ım!
·Halk içinde mecnûn olan dîvâneye bak.
·İlâhî Rabbim, hikmetinden suâl olunmaz.
·Ezelden Hak sözü vermiştir bunlar!
·Âşıklıktır rehber bize.
·“Hesap, muhasebemde vekilim Allah’tır” de.
·Gayemizi dil ifade etmekten acizdir.
·Hû, lâ ilâhe illalah.
·Hamd ü senâ Rabbimize.
·Cân u cânânımsın benim !
·Þâhit Mevlâm kalbimize.
·Merhametin sonsuz senin!
·Mahrum olmaz Allah diyen.
·Sen kendini ne sanırsın?
·Hû Mevlâm Hû Mevlâm, aşkın bana ver Mevlâm.
·Yuvalarında huzûr sevgi ver Allah’ım!
·Hak mürşidden aldık ilham.
·Hak Lâ ilâhe illâllah...
·Kelâm anı anlatamaz.
·Hak hidâyet etmedikçe
·Telkînimiz rehber bize.
·Þâh-ı Merdân’ı önder bilelim.
·Hak zikrini verdin bize.
·Bize sâdık olan gelsin.
·Bir lâhza ayırma beni senden!
·Hak mürşitten olur ihsân.
·Himmet edin dostlar bize.
·İkrâm eyle, gül yüzüme.
·Ne güzeldir ne güzel!
·Ey Rabbim bizi mahrûm-i dîdar eyleme!
·Bizi sevgine lâyık kıl Ulu Mevlâm!
·Himmet olur inan, şüphen olmasın.
·Gerçek insan işte bunlar.
·Gel ey yolcu dinle sohbet.
·Hak Mürşidi bilmedikçe.
·Âsân olur yollar sana.
·Ne güzeldir, ne güzeldir!
·Rahmetinden mahrûm etme!
·Cân mürşitten olur ihsân.
·Sen öğrettin Cân Sultanım!
·Dosta vuslat etmek için.
·Allah Allah diye geldim!
·Beni ifna eden sensin,
·Gelin yavrularım tevhide gelin.
·Hak’tır bizim sevdiğimiz.
·Mürşidimin telkînidir.
·Emre mutî olur isen,
·Hak mürşitten olur ihsân!
·Bilmek için sâdık gerek!
·Mutlak îmân telkîniniz!
·Zikret Hakk’ı, gir meydana.
·Sonsuz hamd ü senâ Mevlâm!..
·Biz, Melâmi kurbanıyız.
·Tut elimiz ezel-ebed.
·Yol ver bize ulu dağlar, geçelim!
·Zikret Mevlâ’yı Mevlâ’yı!
·Boşa durma, hikmet ara.
·Cemrelerin var hikmeti
·Bize âşık, sâdık derler.
·Ne güzeldir insan olmak,
·Kâmil îmân kalbimizde.
·Nice yüz bin hamd ü senâ!
·Rabbim rızandan ayırma.
·Hak Erenler, aşka çare var mıdır?
·Sultanımız vardır bizim.
·Dikkat et kendine gel!
·Cân mürşidim cânım feda!
·Gelin Dostlar, aşk ile ALLAH diyelim!
·Kerîmsin, Rahimsin Ulu Mevlâm!
·Ya Rab, kul olabilmek için tut elimiz!
·Dikkat et, sakın taş atmayasın!
·Ulu Mevlâm, hikmetlerinden suâl olmaz!
·Hakk’ın zikriyle feth u bâb olur dostlar.
·Kur’an-ı Kerim’in ikiz kardeşidir.
·Bunlar, salât-ı daimün’dedirler.
·Allah şerrinden korusun!
·Derdimin dermânısın Efendim.
·Açar güller handân olur.
·“İhdinas sırate’l-müstakim”den gidenlerdir.
·Cânda cânânla tevhit etmenin ta kendisidir!
·Enfüste, âfâkta ne varsa Hakk’ındır.
·İhvânımız urûç, nüzûl etmenin sırrını bilirler.
·Hak’la bâtılı seçen îmânımız var!
·Hakiki insan, Hakk’ı, bâtılı fark edendir.
·Dinin ahkâmı Þeriat’tır.
·Kerim Allah, Rahim Allah!
·Vatandaki bayram başka!
·Allah Hak yolda bize anlayış versin.
·Bayrağımın sallandığı yerdir vatanım.
·Hak Resûl’e erem dersen.
·Mürşidimin nasîhatı.
·Nasip eyle Mevlâm bize!
·Allah gönlünüzün muradını versin.
·Lütfet, kerem kıl âciz kuluna!
·Allah deyin huzûr bulun!
·Allah Allah Kerim Allah!
·Sermayemiz sadâkattir,
·Ne güzeldir derviş olmak!
·Emre mutî olmak gerek.
·Þirk-i hafîden bizleri koru Mevlâm!
·Hakk’ın muhâtabı insan.
·Gül bizimdir, gül kokarız!
·Cânım kurban Mevlâm sana!
·Ruhundan ruh verdin bize.
·Dikkat eyle, sohbet dinle!
·Kullarının suçuna bakmazsın Mevlâm!
·Takdire razı olanlardan et bizi!
·Sadâkatın rehber senin.
·İmtihandır dikkat eyle!
·Huzûr ver Allah’ım ümmet-i Muhammed’e!
·“Vatan sevgisi îmândandır!” bunu bilelim.
·İslâm’ın dışında yol arayanlar.
·Dervişler güzel ahlâkla sevilirler.
·Yolunuz açık olsun!
·Fenafillâh vardır bizde.
·Tevbe, istiğfar var dillerinde.
·Bize hayat O’ndan gelir.
·Sana saygı şeref bize!
·Derviş olamaz derviş !
·Ben beni bilmenin hayrâniyem!
·Ben sanırdım zikrederim.
·Þayet dervişim dersen.
·Her gününüz bayram olsun !
·Gel, Melâmet sırrına gel...
·Ya Rab, bizi uzak eyleme Evlâd-ı Resûl’den!
·Sâdık kul ol, gel sen bize.
·Yürü yavrum, sen, Hak Resûl’ün izinden yürü !
·Bilen, bilinen birdir.
·Halde tevhid edelim.
·Þekilde kalma, gel ma’nâyı fehmet!
·Aşkta mihmânımdır benim.
·Hak yolunun sâdıkıyız.
·Melâmiler derler bize.
·Halk yüzünden Hakk’ı sevsin.
·Zikrederim Allah derim.
·Razı olur Rabbin senden.
·Râbıtamız Hak’tır bizim.
·Hak o zaman razı olur!
·Hakk’ın takdîrine razı olacaksın!
·Güzel ahlâk yolun açar.
·Hikmetler var dervişlikte
·Gelin dostlar muhabbete!
·Bağlantısı zikrullahtır.
·Güzel ahlâklarıyla sevilir bunlar!
·Perde hicap olmaz size.
·Kâmil îmân buna derler!
·Âşık, sâdık, ârif insan!
·Dostun haremine aşkla girenleriz!
·Dosta vuslet etmek için
·Ehl-i tevhit derler bize.
·Sevgilinin sohbetine gönül verenleriz!
·ALLAH diyen dil var bizde.
·Kur’an-ı Kerim’de hikmetler vardır.
·Mürşidin himmetiyle ilhâm olur Hak’tan bize!
·Keyfiyeti anlatamam!
·Telkînimiz mutlaktandır, renge şekle aldanmayız.
·Mürşidimin ikrâmıdır!
·Yüzünüze âlem hayran!
·İhsân eyle dervişlere!
·Nasip etti Mevlâm bize!
·Hak Resûl’ün vatanıdır.
·Lebbeyk Allahümme lebbeyk!
·Tefekkürle Allah deriz.
·Gel dervişim zikredelim.
·Gönül eri dervişlerdir.
·Lütf-i Hüda’dır,
·İstiyorum, ilâhiler yazayım,
·Anlatılmaz hâlimiz var!
·Cânım, ruhum mürşidimdir!
·Sâdık kuldan hacı olur.
·Haccen mebrûr inşaAllah!
·Gel dervişim bilişelim!
·Her hâliyle örnek insan!
·Aşkın bana hayat verir!
·Hak nûruyla çok güzelsin!
·Güzelliğin anlatılmaz!
·Ehl-i tevhit nâra yanmaz.
·Lütfeyle Mevlâm bize.
·Dervişlerin emelidir!
·Râbıtanda bulacaksın
·Hak erenler safındadır.
·Melâmileriz!
·Melâmiyiz, zikrederiz.
·Þifa olan telkîn bizde!
·Emre sâdık olmak gerek!
·İlhâm olur Mevlâmızdan!
·Haşret Mevlâm ihvânımız!
·Kar kapadı yolumuzu.
·Ulu Mevlâm bizi mahrum eyleme!
·Sonra pişmanlık fayda vermez...
· Emre sâdık dervişleriz
·Dosta vuslat etmek için
·Hak erenler bu yoldadır
·Hak mürşidin telkîniyle
·Hû desin Mevlâm
·Nasip eyle Mevlâ cümle ihvana
· Allah diyelim Allah
·Hak yoldadır can dervişler

Toplam 307 lahi kaytl
 
 
Özlü Söz:Sözün doğrusu,
Ekmeğin helâli,
Yüzün güleni...
 
Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!

20.11.1981

Esselâmüaleyküm   

Muhterem Kardeşlerim!

Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!

Hidâyet olunan doğru yolda Allah ve Resûlü’nün rızası üzerine yürümek, emre itaat, telkîne sadâkatla kemâlimize vesile olacağından şüphemiz yoktur. Tevhît, şüpheyi, evhamı, izâfatı yok eder. Zikrullahın ve tecellî-yi ef’al-i ilâhiye’nin tahakkuk ettiği yerde gayrullah kalmaz; bu mümkün değildir.

Muhterem Kardeşlerim!

Kâmillerimiz bizlere abdestli olmayı, şuhûd ve tefekkürlü olmayı, râbıtamızdan ayrılmamayı telkîn ettiler. Mânâ abdestimizi bozmamak için defalarca telkîne sâdık kalmaya davet ettiler. Rabbim ! O mürşitlerin himmeti üzerimizden eksik olmasın.

O insanlar ki, ağızlarından kelimeler ölçüsüz ve murakabesiz çıkar. Göz hikmetsiz ve ölçüsüz bakar. Kulak hikmetlerden uzak laflarla dolar taşar. Ayak istediği gibi yürür; baş da ayak  arkasından gider. Yaratılışındaki gaye unutulmuş; bir meçhûle karanlıkta koşan yolcunun durumunu akl-ı selîminize bırakıyorum.

Dünyâmız üzerinde dönen bir çark var; çok cazip ve çekici. Kendilerini buna kaptıran yüz binlerce, milyonlarca insan, kendilerini bu akıştan kurtaramıyorlar.

Cenâb-ı Hak bir âyet-i kerimesinde  “Kendinizi ve velisi bulunduğunuz yavrularınızı ateşten koruyunuz.”[1] Nefse, şehvete, nefsânî arzulara tatlı görünen, aslında maneviyatı, güzel ahlâkı, inancı ve itikadı yakıyor, imha ediyor. Damarına enjekte edilen iğne ve kötü telkîn neticesiyle meçhule doğru son sürat koşuluyor. Murakabe yok, muhakeme yok. Ben kimim? Nereden geldim? Benim görevim ne? Benim görevim neler olmalıdır?..Cemiyete karşı sorumluluğunu, anne-baba ve aileye karşı mes’uliyet duygusunu tamamen kaybetmiş.

İşte bu ortamda siz kardeşlerime büyük görevler düşmektedir. Önce kendimizi muhasebeye çekeceğiz. Bütün hareketlerimiz murakabeli olacaktır. Yaratılışımızdaki gayeyi bilen, zevk eden ve yaşayanlardan olacağız inşaAllah! Hayrun nas, insanların hayırlısı olabilmek için insanlara şefkatli, merhametli, mütevazı, alçak gönüllü, her halimizle iyilik yapmak emelimiz ve başlıca arzumuz olacaktır.

Çocuklarımızın üzerinde titizlikle duracağız. Yavrularımı zı ve can dostlarımızı büyük tehlikeye düşürmemek için onlara gönlümüzü açacağız. İyiliğin, tatlı dil, güler yüzün yaptığını hiç bir silah yapamaz. Silah, diktayı meydana getirir, demokrasiyi katleder, insanlığa ihânet eder. İyilikse, gönülleri fetheder.

Bulunduğumuz yerde  ve nerde olursa olsun Allah ve Resûlü’nün emirleri üzerine, Kur’an-ı Kerim’in ışığı altında hareket etmek başlıca şiârımızdır.

[--pagebreak--]

Ne mutlu ehl-i tevhît kardeşlerime ki, kendilerinde Allah ve Resûlü’nü söz sahibi etmişler. Zikir, fikir, güzel ahlâkla,

“Emrolunduğun gibi doğru olma!”[2] emrine itaat prensibiyle nefisten gelen bütün kötülükleri mağlup etmişlerdir.

Bu anlam ve düşünce içerisinde hareket ettiğimiz takdirde iyi bilelim ki, lem’a lem’a melâmetin güzel ahlâkını yaymakta olan ihvânımız, -temsil ettikleri mukaddes yol ki, ihdinas sıratel müstakim, bu ulvî ve kutsî davada telkîne sadâkat, emre itaat, güzel yaşantılarıyla- tevhide hizmet, peygamberimize sadâkatlerini ispat etmiş olacaklardır.

Yanınıza kasıt ve gaye ile gelenler, sizde aradıklarını bulamayacaklardır. Sizler siyasetten uzak, makam, menfaat gözetmeksizin, Allah için insanlara elinden geldiği kadar iyilik yapmayı kendisine görev edinmiş, vatan sevgisi ve millet sevgisiyle dolu, sözünde sâdık, özü-sözü hâline uygun, at denileni Allah için atmış, al denileni Allah için almış insanlarsınız .Bu kardeşlerimizle dost olmak, eline tutunmak, kaynaşmak, sevişmek ne güzel şey ya Rab!..

Muhterem  Kardeşlerim!

Çok ağır bir mes’uliyetin hâmileriyiz. Dağların, deryaların kaldıramadığı kadar ağır... “Biz, Kur'an-ı Kerîm’i dağlar üzerine indirseydik, elbette Allah korkusundan parçalanır, dağılırlardı.” [3]

İşte o Kur’an, Allah ve Resûlü tarafından bizlere  emânet edilmiştir. Günlük hayatımızda, hâl ve harekâtımızda, bütün muamelâtımızda Kur’an-ı Kerîm’den feyiz ve istikamet alacağız. O zaman şerre giden yollarımız kapanır, manevi kapılar açılır. İlhâm-ı İlâhi tecellî eder. Sözümüzde, sohbetimizde hikmetler zuhûr eder. Allah ve Resûlü’nün rızası üzerine olma sırları açılır. Bu erkân ve şartlar altında melâmet zevkine, lezzetine, şuur ve yaşantısına girenlerden oluruz inşaAllah!

Îmânda kardeşiz. Birbirimizi çok sevmeliyiz. Sevgiye mani olan nedenlerden mürşitlerimizin telkîni üzerine bir an evvel uzaklaşmalıyız. Ehl-i tevhît, bulunduğu yerin itimadını kazanan kişidir. İşyerinde itimat edilen, helâlinden kazanç sağlayan, hakkı olmayan şeyde hak iddia etmeyen, ahde vefa gösteren, emâneti koruyan, sözünün doğruluğunda şâhit istenmeyen, “halka hizmet Hakk’a hizmet” prensibini şiâr edinen, güzel ahlâkıyla düşmanları kendisine dost edendir.

Efendi Hazretlerimizin buyurduğu gibi:

“Sevin birbirinizi Allah için Resûl için

Yükselin arşa kadar mamûre edin dört yanı

İnsan sevgisinde, vatan sevgisinde yek vücut olun

İcabında dönmeyin ölün birbiriniz için!” mânâ-yı hikmetini fehmederek hareket etmemiz insanlığın kemâline yürümekte rehberimiz olacaktır.

Tabiî ki bu söylediklerimiz, enfüsünde aşk ve zikr-i tevhît ile inkılâp yapmış, hasedi, inadı, nefisten gelen bütün kötülükleri imhâ etmiş, ehl-i tevhît, ehl-i îmân, ehl-i kemâle - bu kişilere- has kılınmıştır. Mevlâ-yı Zülcelâl cümle insanlara hidâyet etsin, iyilikler ihsân eylesin.

[--pagebreak--]

Muhterem Efendiler!

Melâmilik, diğer tarîkatlar gibi bir tarîkat değildir. Bütün tarîkatlara saygımız, sevgimiz, hürmetimiz tamdır. O tarîk ki, Allah’a giden yol. Kötülükle mücadele eden, Allah’a aşk ilan etmiş, gecesini gündüzüne katmış, telkîne sadâkat, ibadet ve taatinde eksiklik etmemek için itina göstermekte...Bu kardeşlerimizin hangisine kötü diyebiliriz!.. Allah  korusun! Böyle kardeşler gördünüz mü hürmet ve saygıda eksiklik yapmamaya dikkat ediniz.

Bizler art düşünce sahibi, nefsânî hareketler, menfaat, memleket ve millet için tehlikeli düşünce, sözünün-sohbetinin içerisinde gizlilikler, milletimiz için zararlı olan zümreden uzak olacağız.

Böyle olanları en güzel ifade ile hareketlerinden vazgeçirmeye çalışacağız. İslâm, barıştırıcı, seviştirici, birbirine kaynaştırıcıdır. Vatan sathında, hür sınırlarımızın içerisinde, garazsız, maksatsız, Allah rızası için sevişmek ne güzel!.. Allah imânda, ahlâkta, memleket ve millet sevgisinde yek vücut olmak cümlemize nâsip eylesin!

İnsanların yana yana aradığı şey sizde: Mürşidinizden zikri talim ettiniz. Zikirle, fikirle, telkîne sadâkatle, kemâl-i edeple gönül kapısı çalınır ve gönüle girilir. Gel gönüle gir gönüle buyuran sultanlar gibi. Dostun harem-i ismetine girmek, onun itimadını kazanmakla olur.

[--pagebreak--]

Yukarıda âcizane belirtmeye çalıştığımız gibi itimat kazandığımız takdirde bu itimadı koruyabilmek için âzami derecede dikkatli olacağız. Îmândan sonra hüsrâna düşenlerin sayısı pek çoktur. Ulu Peygamberimiz  tenezzül, tevazu ile mi’racın ve vuslatın kapılarını açtı. Aynı yolun yolcusu olma arzusundayız. Öyle ise, önder Peygamber Efendimizdir. Olduk, bildik, tevhît budur; sakın demeyelim.

İmam-ı A’zam Efendimiz “Hakkıyla zikredemedim. Hakkıyla şükredemedim. Hakkıyla sana ibadet edemedim, kul olamadım. Seni gereği gibi Mevlâm, bilemedim!..” diye yalvarıp, dua ediyordu. Çünkü günden güne mânâlar ve hikmetler açılıyor, sonsuzluğun ufukları parlıyordu. Aşkın, zevkin, muhabbetin, ilâhî tecellînin nâmütenahi sonsuzluğunu müşâhade eden büyük imam, başka nasıl dua edebilirdi ki!...

Ebel Yetim şöhretiyle Allah’ın rahmetini coşturan Hz. Muhammet Mustafa Efendimiz dualarında: “Rabbim! İlmimi ziyade kıl, ziyadeleştir. Anlayışımı ziyadeleştir. Bütün kötülüklerden selâmet bulan, fenafillâhta yok olan ve tecellînin mazharı, sevdiğin, sevgililerinden beni ayırma!” diye dua ettiği bir gerçektir. Bu sultanlar böyle dua ederken bizim nasıl hareket etmemizi akl-ı seliminize bırakıyorum.

Ve yine Peygamber Efendimiz bir duasında buyuruyorlar ki: “Rabbim beni bana bırakma! Beni sen idare et.”

Bunlar bizim için birer kurtuluş vesilesidir. Çok dikkatli olmalıyız.

Allah-u Zülcelâl bütün kardeşlerimizi iyi-kötüyü, Hakk’ı-bâtılı bilen, buna göre kendisine istikamet veren zümre-yi sâlihine ilhâk eylesin. Hanelerimiz, çocuklarımız ve ailelerimizin Allah ve Resûlü’nün rızası üzerine yaşamalarını Cenâb-ı Hak nasib-i mukadder eylesin.

Aile birliklerinize, imân kardeşlerinize selam ve dualarla hepinizi Allah’a emânet ederim.

 

                                                 Hacı Baba


 

Ezelden âşıkız Ulu Mevlâ’ya,

Sevmek hakkımızdır, şükür kuluz ya!

Sevilmek nâsip etsin, Ulu Mevlâ.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Kul her nefeste Allah Allah desin,

Âşık olduğunu beyân eylesin,

Her azası Allah diye inlesin,

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Emre mutî, doğru yoldan yürüsün.

Feyz-i Hak’la gönlü hikmetler dolsun.

Nasîhata kulak versin, söz tutsun.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Ben bilirim, diye uzak durmasın.

Tenezzül ederek gönüle girsin.

Tefekkürle kelâm etsin, sevilsin.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Bugün sultan seninledir, sev onu.

Her zerreden zuhûr eder bil onu.

İnsan onunla insandır, tat bunu.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Söze özen göster, sana söylenir!

Nasîhat ancak insana edilir.

İnsan-ı Kâmille Hakk’a varılır.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Din nasîhattır, sen bunu bilsene.

Sana senden yakındır tanısana.

“Ve nahnü akrabü” ye inansana.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

Kur’an-ı Kerîm rehberimiz olsun.

Hak erenleri elimizden tutsun.

Ulu Mevlâm cümlemizi korusun.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

 

SABRİ sen nasîhatı kendine ver.

İnsan olan, gündüz gece Allah der.

Þirkinden kurtulur, mânâya geçer.

Güzel ahlâk açar gönül kapısın!

                                                                  31.1.1982


 


[1] Tahrîm, 66/6

[2] Hûd, 11/112

[3] Haşr, 59/21

E-Kitaplar
Bir Ayet

73.3. (Gecenin) yarýsýný (kýl). Yahut bunu biraz azalt.

[ Müzzemmil Sûresi:3]
Kimler Bağlı
Ho geldin, Misafir
Üye adı
ifre
 

Kayt Ol
ifremi Unuttum
Sitemizde uan:
24 Ziyareti, 0 ye
Toplam 24 kişi var.
Arşiv
· Efendiyle Hemdem Olma
· Küçükköylü Ahmet Efendi'yle İlgili Hatıra
· Hacı Dursun Efendi'yle İlgili Hatıra
· Benim Yıkadığım Cennete Gider
· Gençlerden Beklenenler
· Akıldır kişiyi mesul eden
· Ey Allah İçin Yaratılan İnsan!
· Nedir Þeriat?
· Bu Halimizle mi?!.
· Demek hayrihi ve hayrihi ha!..
· Ehli Tevhidin görevi
· Zikrin önemi
· Yürü yavrum Hak Rasulün izinden yürü
· Hayatta En Güzel Þey: Huzur!..
· Hak Mürşidim Yol Gösterdi
· Sevgili Gençler
· Kadere rıza
· Mezarlığın Ötesinde mi?!.
· Kadere Rıza!
· Yolculuk! Yolcular!..
· Tarikatların Dejenere Oluşu!
· Vatan Sevgisinde Bir Vücut Olmak!
· Vücuda Hürriyetin Gelişi!..
· İki Zıt Bir Yerde Bulunmaz!..
· Yabanda Gezenlerden Olma!..
· Seni Sana Anlatmak!..
· Allah'ın Hikmet Hazinesi: İnsan!
· Niçin Seviyorum?..
· Muhterem Kimdir?
· Hak'tan Gayrı Değiliz!..
· Oğuz ve Sevda evladıma
· Sevgili Kızım
· Kader kaleminin bana yazdığı...
· Dilin Dikeni Kırılacak
· İyilik
· Rahmetin Yağışı
· Mürşidi Kamil
· Güzel Ahlak
· Hak Yolun Yolcuları
· Hakka Giden Hak Yolcuları
· Sevgili Dostlarım!
· Muhterem Dostlar!
· Hanım Kardeşler!
· Huzur, îmân-ı kâmilde
· Kardeşime ve Oğluma
· Zirve-yi Tevhide Giden Yolun Yolcuları!
· Ezelden ebede koşturan yolcu!
· Hayırlı Bayramlar
· Hüseyin Sabri Soyyiğit Efendi'nin Özgeçmişi
· Ana Temel İhmâle Gelmez
· Gayrullaha Düşürmesin
· Râbıtamız Hakk’adır.
· Fetih İki Kısımdır
· Kadere rıza ancak iman-ı kâmille…
· Gerçek iyilik!
· Hedefimize Ulaşabilmek İçin!
· İslâm’ın ana kaidesi
· EFENDİLERE HİTAP
· Kendine dönebilse...
· Bugünün yarını yok!
· Hacı Baba, neler yaptınız?
· İlk Emir: Oku!
· Selâm
· NE İSTİYORSUN!..
· KİÞİYİ HUZURA ÇIKARTAN ABDEST
· Melâmeti günlük hayata uygulamak
· Sadâkat sadâkat sadâkat!..
· Ne kadar sadâkat o kadar huzur
· Birbirinden Ayrılmaz
· BABALAR DİKKAT!
· ANALARIN AYAÐI ALTINDA
· Âfakî ve Enfüsî Mücadele / 31. 01. 2004
· BAYRAM VE HUZUR
· İnsanı vuslata getiren nedir?
· Allah'ın zikri yeter
· Akıl erdiremiyorum
· Urucun nüzûlün yolu
· Þiarımız, Ceza Değil; Aftır!
· Hakikatin elbisesi
· Hz. Muhammed (s.a.) Neyi Getirdiyse…
· Namaz Kılmak
· Oruç tutmak
· Hacca Gitmek
· Zekât Vermek
· HADDİNİ BİLMEK
· Birbirinden ayrılır mı!
· TAKLİTTEN TAHKİKA
· Müminler kardeştirler
· İslâm’da, imanda kardeşlik
· KUTLU DOÐUM
· Kalplerin huzura kavuşması
· İman ve amel-i Salih
· sevginin hâkim olması
· Zorlukları hâlleden ne?
· VAR ONLARLA KAL
· Nâr Nura Döndü mü?
· Engelleri kaldırmak
· Temizlik imandandır
· Tek düşüncemiz…
· Allah'ın zikri yeter
· Melâmeti anlatmak
· BİR MELÂMİ NASIL OLMALIDIR!
· Melâmet bir meşreptir
· Melâmet anlayışımız
· Melâmet’in özünü Muhafaza
· İlâhî aşk
· Seyyid M.Nurül Arabi Efendi Hazretleri
· Niyazi-i Mısri Efendi Hazretleri
· Pirizrenli H. Ömer Lütfi Efendi Hazretleri
· Hasan Fehmi Tezdoğan Efendi Hazretleri
· Ahmet Kumanlıoğlu Efendi Hazretleri
· Kurban Bayrami Mesaji 10.01.2006
· Muhterem İmam Efendiler ve Sevgili İhvanlarım
· 05.10.2006 Bayram Mektubu
· 12.10.2006 Ramazan sonrası uyarı mektubu
· Melametin Tanimi
· Ey Allah için yaratılan Hz. İnsan!
· Yürü Yavrum, Sen, Hak Resulün İzinden Yürü!..
· Dostlarıma
· İzmir, 28. 12. 2006
· İzmir, 04. 01. 2007
· Allah’ın ahlâkıyla ahlâklanmak!..
· Mânevî Mes’uliyetin Ağırlığı!..
· ZİKİRSİZ OLMAZ!
· Zikir ne yapar?
· Ana temel ihmâle gelmez
· Gizli Þirkten Kurtulmak / İzmir, 07. 02. 2007
· Yare Vuslat Ettiren Telkin / İzmir, 18. 02. 2007
· Hakikat İlmi, Mensuplarına Verilmeli! / 22. 02. 2007
· NİÇİN "MUHAMMEDİ MELAMİYİZ" DİYORUZ! / 08. 03. 2007
· Yokluğu Sermaye Etmek! / 22. 03. 2007
· HAK DOSTLARININ KÖKÜ KESİLDİ Mİ? / 25. 03. 2007
·  CANIM ANACIÐIM! / 26. 03. 2007
· HAYAT NEHRİNDEKİ HALİMİZ!.. 05. 06. 2007
· Þeriatla Hakikat: Beden ile Ruh! / 06. 06. 2007
· MEYVELİ AÐAÇLAR: İLİM SAHİPLERİ!.. 12. 06. 2007
· AMAN DOSTLAR, DİKKAT!.. 20. 06. 2007
· İYİ İNSAN OLMAK... / 22. 06. 2007
· HAKİKAT KAPISINI ARALAMAK... / 25. 06. 2007
· ALLAH'A MUHATAP: İNSAN! / 28. 06. 2007
· GÖNÜL KALESİNE TEVHİT BAYRAÐINI ÇEKMEK / 12. 07. 2007
· GÖZÜMÜZE HİÇBİR ÞEY PERDE OLMASIN! / 29. 11. 2007
· KOMÞU KARDEÞTİR, AYRICA DA MÜ'MİN KARDEÞTİR! /10. 12. 2007
· KURBAN BAYRAMINIZI TEBRİK EDERİM! / 19. 12. 2007
· Akl-ı Selim / 14. 01. 2008
· HEM ALLAH'A HEM DE HZ. MUHAMMED (A.S)'A TABİ OLALIM 15. 01. 2008
· SOHBETLERİ ANLAYABİLMEK!..
· GÜZEL AHLAK / 27. 02. 2008
· DÜNYA-UKBA PAZARINDAN GEÇMEK! / 27. 02. 2008
· KENDİNİ BİLMEK / 06. 03. 2008
· HAK MÜRÞİDİN KIYMETİNİ BİLMEK! / 12. 03. 2008
· İLAHİ DÜZENE HİZMETTE KATKIMIZ OLMALI! /10. 07. 2008
· EN BÜYÜK DÜÞMAN! / 20. 07. 2008
· SEVGİLİ DOSTUM HACI ALİ EFENDİ / 21. 07. 2008
· ÞERİATIN İÇİNDE HAKİKAT MEVCUTTUR
· SEVGİLİ DOSTLAR
· 17. 11. 2009 tarihli mektup
· HAYIRLI BAYRAMLAR...
· 
· YA RAB, BİZİ UZAK EYLEME EVLAD-I RESULDEN
· SIR VE HİKMET HAZİNESİ İNSAN
· İYİLİKLERİN İNSANI OLALIM
· DERVİÞ KİMDİR?
· GÖNÜL YIKMAYALIM!
· TEVHİDE HİZMET
· ALLAHIN RAHMETİNE, MERHAMETİNE, MAÐFİRETİNE ÇOK MUHTACIZ!
· DERVİÞ OLAYIM DER İSEN / CAN MÜRÞİDİN TELKİNİYLE
· KENDİMİZİN GÜVENİNİ KAZANMAK
· ALLAH MUHABBETİ
· ZİKRULLAH
· YÜRÜ YAVRUM, HAK RASUL'ÜN İZİNDEN YÜRÜ!
· KUTLU DOÐUM
· MEVLA GÖRELİM NEYLER...
· NEBİLER SERVERİ AHMED GELİYOR
· CANLI ÖRNEK OLABİLMEK
· İNCİTME SAKIN
· DERVİÞLİK!...
· HİSSEDEBİLMEK...
· Ruhtan Ruh Alan Bizler
· SAFA GELDİN YA RAMAZAN
· BAYRAM MEKTUBU
· KURBAN BAYRAMI VESİLESİYLE...
· HALDE TEVHİD EDENLER!
· GÖNLÜMÜZDE DOÐSUN HER AN!
· iNSAN: GÜZEL VARLIK!
· HUZURDA OLDUÐUMUZU İDRAK EDELİM!
· HAYIRLI RAMAZANLAR OLSUN!
· NEDİR EN ZOR ÞEY?
· DALGAYI DENİZİN, DENİZİ DE DALGANIN DIÞINDA GÖRME!
· O SENDE İKEN, SEN O'NU GAYRIDA ARAMA!
· ALLAH'IN YAKINLIÐINI YAÞAMAK!
· VARIRSIN VAHDET İLİNE
· KUTLU DOÐUM
· Dostlarımızı Ziyaret!
· Bereketli Ziyaret!
· DOSTLARIMIZI ZİYARET!
· DOSTLARIMA

Toplam 197 kayıt var

Anasayfa | Kur'an-ı Kerim | Videolar | İlahiler (mp3) | İlahiler | Hatıralar | Mektuplar | Sohbetler | Öz Geçmişler | Kullanım şartları

©2002 Tasavvuf Derneği Tüm hakları saklıdır.